Memur Sendikanın Grev Kararına Uyarak İş Bırakabilir mi?

Günümüzde sendikalar, kanunen hakları olmamasına rağmen, 1 günlük iş bırakma eylemi düzenleyebilmektedirler.

Sendika üyesi memurlar da sendikalarının kararına katılıp katılmama konusunda, alacakları ceai işlemleri de göz önünde bulundurarak tereddüde düşmektedirler.

Bu tereddütleri gidermek amacıyla ilgili mevzuat ve mahkeme kararları ile görüşler çerçevesinde bazı çıkarımlarda bulunacağız:

Öncelikle memurların kendi öz kanunlarında yer alan ilgili maddelere bakalım.

657 sayılı Devlet Memurları  Kanunun “Toplu eylem ve hareketlerde bulunma yasağı” başlıklı 26 ncı maddesinde, “Devlet memurlarının kamu hizmetlerini aksatacak şekilde memurluktan kasıtlı olarak birlikte çekilmeleri veya görevlerine gelmemeleri veya görevlerine gelipte Devlet hizmetlerinin ve işlerinin yavaşlatılması veya aksatılması sonucunu doğuracak eylem ve hareketlerde bulunmaları yasaktır.” denilmektedir.

Yine aynı kanunda, göreve gelmeyen memurlar hakkında, göreve gelmeme süresine bağlı olarak çeşitli disiplin cezalarının uygulanması öngörülmüştür.

657 Sayılı Devlet Memurları Kanununa göre baktığımızda, memurların alınan grev kararı gereği bir günlük iş bırakması, cezai işlemi gerektiren bir fiil olarak değerlendirilmektedir.

Zaten Devlet Personel Başkanlığı, konu hakkındaki görüşünde, sendika kararına uyarak göreve gelmeyen memura, 657 sayılı Kanun uyarınca disiplin hükümlerinin uygulanması gerektiğini belirtmiştir.

Devlet Personel Başkanlığının söz konusu mütalaalarında; alınan grev kararı gereği bir günlük işe gelmeme eyleminin, 4688 sayılı Kanunun izin verdiği sendikal faaliyetler kapsamında değerlendirilmeyeceğine hükmedilmiştir.

Fakat mahkme kararlarına baktığımızda, memurların lehine kararlara rastlanabilmektedir.

Danıştay 12 nci Dairesinin K:2008/225, E:2005/5767 sayılı Kararında “…sendikanın yetkili kurullarınca alınan, üretimden gelen güçlerini kullanma çağrısına uyarak 11/12/2003 tarihinde göreve gelmediği anlaşılmış olup, davacının sendikal faaliyet kapsamında göreve gelmemesi fiilinin mazeret olarak kabulünün gerektiği, dolayısıyla 657 sayılı Kanunun 125/C-b maddesi anlamında özürsüz olarak göreve gelmemek fiilinin sübuta ermediği görülmüştür. Bu durumda, disiplin suçu teşkil etmeyen eylem nedeniyle davacı hakkında tesis olunan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı…” denilmiştir.

Öte yandan, bağlı olduğu sendika tarafından alınan iş bırakma eylemi kararına uyarak 1 gün süreyle iş bırakma eylemine katılan memur hakkında verilen kınama cezası ve bu ceza gerekçe gösterilerek yapılan ek ödeme kesintisi işlemlerine karşı açılan davada, her iki işlemin de iptaline Karar verilmiştir.

Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu da, açılan bir davaya ilişkin olarak, üyesi olduğu sendikanın aldığı karara istinaden bir gün göreve gitmeyen memura disiplin cezası verilmesinin hukuka uygun olmadığına Karar vermiştir.

Bütün bunları birlikte değerlendirdiğimizde, memurun iş bırakması durumunda ceza almasının önünde bir engel yoktur. Ancak memur, uğradığı bu cezai işleme karşı, hukuki yollara başvurarak, uzun uğraşların ardından aldığı cezalardan kurtulabilir. Bunun için memurun dava açıp hakkını araması gerekmektedir.

Çünkü mevcut mahkeme kararları, bütün memurları bağlamamakta, ancak dava açan memurla ilgili karar niteliğindedir.

Bu konuda, Devlet Personel Başkanlığı da 2010 yılında verdiği bir mütalaada, “mahkemelerin almış olduğu kararların sadece ilgili idareyi değil tüm kamu kurum ve kuruluşlarını bağlayıcı niteliğe sahip olması için Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunca alınması veya düzenleyici bir işlemin iptaline ilişkin olması gerektiği” vurgulanmış ve “Bu nedenle, sendikanın çağrısı üzerine bir günlük iş bırakma eylemine katılan ve görevine gelmeyen personel hakkında zamanaşımı süreleri de dikkate alınarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun disiplin hükümlerinin uygulanmasının gerektiği düşünülmektedir.” denilmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir