Kamu Çalışanına E-Mail İle Resmi Tebligat Yapılabilir mi?

Danıştay Sekizinci Dairesi, elektronik yolla yapılan her türlü bildirimin (kısa mesaj, elektronik posta gibi) mevzuatta elektronik tebligat olarak nitelendirilmediğini gerekçe göstererek bir üniversitede çalışan akademisyene yurtdışı görevi sonunda süresinde dönmediği gerekçesiyle, e-mail adresi üzerinden yapılan mustafi sayılma bildiriminin geçersiz olduğuna hükmetti.

Bir üniversitenin mühendislik fakültesinde araştırma görevlisi olarak görev yapmakta olan kamu görevlisi, görevinden çekilmiş sayılmasına ilişkin üniversitenin bildirimine idari mahkemede itiraz etmiş, itirazı değerlendiren mahkeme Üniversiteyi haklı bulmuş, bunun üzerine kamu çalışanı önce temyiz, sonra Danıştay’a itirazda bulunmuştur.

İLK DERECE MAHKEMESİNE YAPILAN İTİRAZ

İlk derece mahkemesi, anılan işlemden elektronik posta yoluyla haberdar olduğunu gerekçe göstermek suretiyle süresinde dava açmadığı gerekçesiyle işlemi reddetmiştir.

DANIŞTAY’IN KARAR ÖZETİ

Danıştay Sekizinci Dairesi ise Tebligat Kanunu 7/a maddesi ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği hükümlerine göre elektronik tebligatın diğer klasik yöntemlerden bağımsızlaştırıldığını ve o yöntemlere tamamlayıcı olmadığını elektronik yolla yapılan her türlü bildirimi Tebligat Kanunu 7/a maddesi anlamında elektronik tebligat olarak nitelendirmemek gerektiği, örneğin faks, telefon veya bilgisayar aracılığıyla gönderilen mesajlar (kısa mesaj, elektronik posta) her ne kadar elektronik ortam yoluyla iletilmiş olsa da bu tür bildirimlerin elektronik tebligat olarak adlandırılmaması gerektiğinin altını çizmiştir.

Bu çerçevede, davacının müstafi sayılmasına ilişkin işlemin süre aşımı nedeniyle reddine dair karar Danıştay tarafından iptal edilmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir