Sözleşmeli personele sürekli görev harcırahı ödenmesine hükmedildi.

ڪےÇalışanlar.Netڪے

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B maddesine istinaden görev yapan sözleşmeli personele, başka bir yere sözleşmeli statüde atanması durumunda, sürekli görev harcırahı ödenmesi gerektiğine hükmedildi.

4/B sözleşmeli personel olarak görev yapan Mühendisin, aynı kurumun başka bir yerdeki teşkilatına yine sözleşmeli olarak atanması üzerine talep ettiği sürekli görev harcırahının kendisine ödenmemesi üzerine açılan davada, Mahkeme; 657 sayılı Kanun’un 4/B maddesi kapsamındaki sözleşmeli personel ile memur statüsündeki personelin yer değiştirmeye bağlı ödenen harcırah bakımından, aynı hukuksal konumda olduklarına kuşku bulunmadığı ve aynı hukuksal konumda olanlar arasında farklı kurallar öngörülmesinin Anayasa’nın 10. maddesindeki eşitlik ilkesine aykırılık oluşturduğu yönünde değerlendirmede bulunarak, sözleşmeli personele sürekli görev harcırahı ödenmemesi yönündeki işlemin iptaline Karar verdi.

Öte yandan, Mahkeme Kararında özetle şu hususlardan da söz edildi:

-Yolluk ödemesi, kamu hizmetinin gerektirdiği durumlarda, bu hizmet için görevlendirilen kişilerin katlanacakları giderleri karşılamak üzere yapılan parasal bir idari işlemdir.

– 657 sayılı Kanunda, yapılacak  atamalarda memurlara yolluklarının, atama emirleri tebliğ edilince ödeme emri aranmaksızın, saymanlıklarca derhal ödeneceği hükmü yer almış olup 6245 sayılı Harcırah Yasası ise bu konuda sözleşmeli personel ile normal personel arasında bir ayrım yapmamıştır.

-Nakil işlemi sonucunda, görev yeri değişen kamu görevlilerinin, maddi açıdan belli bir külfetle karşı karşıya kalmaları ve bu külfetin, kamu hizmetinin yürütülmesinden kaynaklanması nedeniyle, isteklerine dayalı olarak nakledilmiş bile olsalar, söz konusu külfetin kamuca karşılanması icap etmektedir.

Söz konusu Karar

T.C.

ANTALYA

2. İDARE MAHKEMESİ

ESAS NO: 2013/390

KARAR NO: 2013/1100

DAVACI:

DAVALI: TAPU VE KADASTRO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

DAVANIN ÖZETİ: Kastamonu Tapu ve Kadastro XIX. Bölge Müdürlüğünde 657 sayılı Yasa’nın 4/B maddesine tabi sözleşmeli Statüde mühendis olarak görev yapmakta iken Antalya Tapu ve Kadastro VI. Bölge Müdürlüğü’ne atanan davacı tarafından anılan atama işlemi nedeniyle tarafına sürekli görev yolluğu ödenmesi istemiyle yaptığı 04.01.2013 günlü başvurunun reddine ilişkin 01.03.2013 tarih ve 488 sayılı işlemin; hukuka aykırı olduğundan bahisle iptali ile sürekli görev yolluğunun hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ: Usule ilişkin olarak davada süre aşımının bulunduğu, esasa ilişkin ise, davacıya Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına ilişkin Esaslar ile idare ile aralarında imzaladıkları sözleşme hükümleri uyarınca yolluk ödenemeyeceği öne sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Antalya 2. İdare Mahkemesi Hâkimliğince, davalı idarenin usule ilişkin süre aşımı itirazı yerinde görülmediğinden dava dosyası incelenerek gereği düşünüldü:

Dava, Kastamonu Tapu ve Kadastro XIX. Bölge Müdürlüğünde 657 sayılı Yasa’nın 4/B maddesine tabi sözleşmeli statüde mühendis olarak görev yapmakta iken Antalya Tapu ve Kadastro VI. Bölge Müdürlüğü’ne atanan davacı tarafından anılan atama işlemi nedeniyle tarafına sürekli görev yolluğu ödenmesi istemiyle yaptığı 04/01/2013 günlü başvurunun reddine ilişkin 01/03/2013 tarih ve 488 sayılı işlemin iptali ile sürekli görev yolluğunun hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 62. maddesinde; “…Yer değiştirme suretiyle yapılan atamalarda memurlara atama emirleri tebliğ edilince yollukları, ödeme emri aranmaksızın, saymanlıklarca derhal ödenir. Memurun izinli ve raporlu olması tebligata engel olmamakla beraber (a) ve (.b). bentlerindeki süreler izin ve rapor müddetinin bitmesinde başlar.” hükmüne ve aynı Yasa’nın 177. maddesinde ise; “Bu Kanun hükümlerine tabı Devlet memurlarından bir görevin ifası için sürekli veya geçici olarak görev yerinden ayrılanların yol giderleri ve gündelikleri, yolluklar hakkındaki özel kanun hükümlerine göre ödenir.” hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, 6245 sayılı Yasa’nın 9. maddesinde ise; “Daimi vazife harcırahı: b) Naklen veya tahvilen başka bir mahalle gönderilenlere, bu tayinleri sırasında mezunen başka bir mahalde bulunsalar dahi, eski memuriyeti eri mahallinden; c) Muvakkat vazife ile veya vekâleten bir yerde bulundukları esnada asli vazife mahalli değişenlere eski memuriyetleri mahallinden; İtibaren verilir.” hükmüne ve aynı Yasa’nın 10 maddesinde ise; “Yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiştirme masrafı aşağıdaki hallerde verilir: 1. Yurt içinde veya yurt dışında görev yapmakta iken yurt içinde veya yurt dışındaki sürekli bir göreve naklen atanan ya da yabancı ülkelerdeki memuriyet merkezi değiştirilen memur ve hizmetlilere yeni görev yerlerine kadar; 5. Kadro dolayısıyla açıkta kalan veya vekalet emrine alman memurlara açık aylıklarını Türkiye dâhilinde tesviye ettirecekleri yere kadar; 6. Asilin vüruduna kadar muvakkaten gönderilmiş olmayıp da vekalet namı altında asaleten gönderilen ve vekalet müddeti belli olmayan kumandan ve memurlara vazife mahallerine kadar.” hükmüne yer verilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının Kastamonu Tapu ve Kadastro XIX. Bölge Müdürlüğünde 657 sayılı Yasa’nın 4/B maddesine tabi sözleşmeli statüde mühendis olarak görev yapmakta iken 2009 yılında aynı statüde Antalya Tapu ve Kadastro VI. Bölge Müdürlüğü’ne atandığı, bilahare bu atama nedeniyle kendisine sürekli görev yolluğu ödenmemiş olması nedeniyle ödenmeyen sürekli görev yolluğunun ödenmesi istemiyle 04.01.2013 tarihinde davalı idareye başvurduğu ve başvurusunun dava konusu işlemle reddi üzerine, bu işlemin iptali ve sürekli görev yolluğunun hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Temel ve asli fonksiyonları kamu hizmetini yürütmek olan ve bir statü içerisinde görevlerini yerine getiren içinde 4/B sözleşmeli olarak çalışan kadastro teknisyenlerinin de yer aldığı kamu görevlileri, kamu hizmetinin iyi işlemesi, idarenin fonksiyonlarını rasyonel ve verimli olarak yerine getirebilmesi için, ya kendi isteklerine dayalı olarak ya da re’sen, kanunlarda yer alan kurallar çerçevesinde, yetkili idari makamlarca bulundukları yerden başka bir yere veya bulundukları görevden başka bir göreve atanabilmektedirler. Bu atamaya bağlı olarak da, yeni görev yerlerinde göreve başlayabilmek için bazı giderler yapmak zorunda kalmaktadırlar, işte, kanun koyucu tarafından, atama işlemi sonucunda, görev yeri değişen kamu görevlisinin, maddi açıdan belli bir külfetle karşı karşıya kalması ve bu külfetin kamu hizmetinin yürütülmesinden kaynaklandığından, yapılan külfetin kamu idaresi tarafından karşılanması amacıyla yasal düzenlemeler yapılmıştır.

Yolluk ödemesi, kamu hizmetinin gerektirdiği durumlarda, bu hizmet için görevlendirilen kişilerin katlanacakları giderleri karşılamak üzere yapılan parasal bir idari işlemdir. Başka bir deyişle, gerektiğinde görevlendirilen kişilere, katlandıkları zorunlu giderlerin karşılığı olarak yapılan bir ödemedir.

Öte yandan, 657 sayılı Kanununun 62. maddesinin 2595 sayılı Kanunun 4’üncü maddesiyle değişik 3’üncü paragrafında yer değiştirme suretiyle yapılan atamalarda, memurlara yolluklarının, atama emirleri tebliğ edilince ödeme emri aranmaksızın, saymanlıklarca derhal ödeneceği hükmü yer almış olup 6245 sayılı Harcırah Yasası ise bu konuda sözleşmeli personel ile normal;personel arasında bir ayrım yapmamıştır.

Anayasa’nın 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin sosyal bir hukuk devleti olduğu belirtilmiştir. Bu maddede belirtilen sosyal hukuk devleti, temel hak ve özgürlükleri en geniş ölçüde gerçekleştiren ve güvence altına alan, toplumsal gerekleri ve toplum yararını gözeten, kişi ve toplum yararı arasında denge kuran, toplumsal dayanışmayı en üst düzeyde gerçekleştiren, güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak eşitliği, sosyal adaleti sağlayan, çalışma hayatının gelişmesi için önlemler alarak çalışanları koruyan, sosyal güvenlik sorunlarını çözmeyi yüklenmiş, ülkenin kalkınmasıyla birlikte ulusal gelirin sosyal katmanlar arasında adaletli biçimde sağlanmasını amaç edinmiş devlettir. Güçsüzleri güçlülere ezdirmemek ilkesi, herkesi, bu arada çalışanları, emeklilerle yaşlıları, durumlarına uygun düzenlemelerle, sağlıklı, mutlu ve güven içinde yaşatmayı gerektirir.

Nakil işlemi sonucunda, görev yeri değişen kamu görevlilerinin, maddi açıdan belli bir külfetle karşı karşıya kalmaları ve bu külfetin, kamu hizmetinin yürütülmesinden kaynaklanması nedeniyle, isteklerine dayalı olarak nakledilmiş bile olsalar, söz konusu külfetin kamuca karşılanması icap ettiğinden, davacıya yolluk verilmemesinin dayanağı olarak gösterilen hizmet sözleşmesi hükmü Anayasanın 2.maddesiyle bağdaşmamaktadır.

Öte yandan, Anayasa’nın 10. maddesindeki “Kanun önünde eşitlik ilkesi” hukuksal durumları aynı olanlar için söz konusudur. Bu ilke ile eylemli değil, hukuksal eşitlik öngörülmüştür. Eşitlik ilkesinin amacı, aynı durumda bulunan kişilerin yasalar karşısında aynı işleme bağlı tutulmalarını sağlamak, ayırım yapılmasını ve ayrıcalık tanınmasını önlemektir. Bu ilkeyle, aynı durumda bulunan kimi kişi ve topluluklara ayrı kurallar uygulanarak yasa karşısında eşitliğin çiğnenmesi yasaklanmıştır.

657 sayılı Kanun’un 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli personel olan davacının nakli ile 4/B’li olmayan personelin nakil işleminin hukuksal niteliği yönünden ve yer değiştirmeye bağlı olarak ödenen harcırah bakımından, aynı hukuksal konumda oldukları kuşkusuzdur. Aynı hukuksal konumda olanlar arasında farklı kurallar öngörülmesi Anayasa’nın 10. maddesindeki eşitlik ilkesine aykırılık oluşturacaktır.

Kaldı ki, sözleşmeli personele geçici görev yolluğu dışında başkaca bir ödeme yapılmayacağına dair 2010 yılı döner sermaye ve merkezi yönetim bütçesi hizmet sözleşmelerinin 6. maddesinin Danıştay 5. Dairesince 25.06.2010 gün ve E:2010/683, E:2010/684 sayılı kararlarıyla yürütmesi durdurulmuştur.

Bu durumda, davacının, Kastamonu Tapu ve Kadastro XIX. Bölge Müdürlüğünde 657 sayılı Yasa’nın 4/B maddesine tabi sözleşmeli statüde mühendis olarak görev yapmakta iken 2009 yılında aynı statüde Antalya Tapu ve Kadastro VI. Bölge Müdürlüğü’ne atanması nedeniyle sürekli görev yolluğunun ödenmesi istemiyle yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Davacının tazminat istemine gelince; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 125. maddesinin son fıkrası uyarınca idarelerin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları tazminle yükümlü oldukları açık olup, hukuka aykırılığı yargı kararıyla ortaya konan işlem nedeniyle davacıya ödenmeyen sürekli görev yolluğunun davalı idarece hesaplanarak idareye başvuru tarihi olan 04/01/2013 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiği açıktır.

Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemin İPTALİNE, parasal hak talebinin KABULUNE, davacının ödenmeyen sürekli. görev yolluğunun idareye başvuru tarihinden (04/01/2013) itibaren işleyecek, yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, aşağıda dökümü yapılan 87.95.-TL yargılama giderleri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 660,00.-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, posta avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Antalya Bölge idare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere, 30/09/2013 tarihinde karar verildi.


kaynak:memurunyeri.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir